{ "title": "Conkbayırı", "image": "https://www.canakkalesavasi.gen.tr/images/conbakyırı.jpg", "date": "19.01.2024 19:57:53", "author": "Betül KIZILKAYA", "article": [ { "article": "Conkbayırı, Çanakkale Destanı'nın yazıldığı yerlerden birisi olan Conkbayırı'nda 6 Ağustos 1915 tarihinde İngiliz ve Anzak birliklerinin, Osmanlı ordusu mevzilerine taarruzları ile başlayıp, 10 Ağustos 1915 tarihine kadar devam eden savaşlardır. İtilaf ordularının, 25 Nisan'da başlayıp Ağustos ayına kadar ki süre içerisinde önemli bir ilerleme yapamadılar ve bunun sonucunda savaş adeta siper savaşına dönüştü. Daha sonra İngiltere yaklaşık 50.000 yeni asker getirerek çıkartma planı hazırlayıp, savaşı daha geniş bir alana yaymak istedi. Yapılan plan doğrultusunda 6 Ağustos sabahı Arıburnu ve Seddülbahir bölgelerinde düşman topçu ateşi ile saldırıya geçti. Bu şekilde yeni cephe açılmış oldu.

İtilaf ordular komutanı Hamilton'un Anafartalar Bölgesi'ne açmış olduğu yeni cephenin asıl amacı Kocaçimentepe idi. Yani bir bakıma Conkbayırı'ydı. O dönemlerde Albay rütbesindeki Mustafa Kemal'in bu bölgeyi İngiliz ve Anzak birliklerine kaptırmamak için, birliklerini bu önemli bölgeye yerleştirmeyi planladı. Alpay Mustafa Kemal bunun için Çamlıtekke'den Conkbayırı'na geldi. Daha sonra Albay Mustafa Kemal, karargâhdan almış oldu bilgiler ile 10 Ağustos sabahı saat 04.30'da baskın yapmaya karar verdi. Bu plan ile Conkbayırı'nda 8. Tümene bağlı 23 ve 24. Alaylar hazır durumdaydı. Saldırıya katılacak diğer iki alay ise henüz gelmemişti. Bu alaylar ise 28 ve 41. Alaylar idi. Albay Mustafa Kemal, 10 Ağustos sabahı saldırı için hazırlandı. Saldırı için askerler süngü takmış bir vaziyette siperlerde beklemekteydi. Artık hücum zamanı gelmişti. Albay Mustafa Kemal şu şekilde anlatır: “Gün ağarmak üzereydi. Çadırımın önüne çıkıp hücum edecek askeri gördüm. Oradan hücumun yapılmasını bekledim. Gün ağarmış, artık hücum zamanı gelmişti. Saat 04:30'du. Biraz zaman geçtikten sonra gün tamamen ağaracak ve düşman askerlerimizi görebilecektik. Bundan daha önce düşmanın piyade ve mitralyöz ateşi başlarsa, kara ve deniz top mermileri sıkı düzende duran askerlerimizin üzerinde bir defa patlarsa, hücumun imkânsızlığa düşeceğine şüphe etmiyordum. Hemen ileri koşup, tümen kumandanının yanına gittim. O ve her ikimizin beraberinde bulunanlar ile hücum safının önüne geçtik. Önünden geçerek yüksek bir sesle askerlere selam verdim ve onlara: “Askerler! Karşımızda duran düşmanı mağlup edeceğimize hiçbir şüphe yoktur. Ancak siz acele etmeyin! Kırbacımla işaret verdiğim an hep birden atılırsınız. ” Daha sonra kumandan ve subaylara da işaret verip, askerlerin dikkatini çekmelerini emredip sonra hücum safının önünde bir yerde kırbacımı havaya kaldırarak hücum işaretimi verdim. ” İşaret verilmesinin ardından süngü takıp hazır halde bekleyen askerler ok gibi siperlerinden fırlayıp karşı siperlere taarruza geçtiler. Taarruzun şiddeti ile Conkbayırı sırtlarında olan Yeni Zelanda askerleri, yamaçtan aşağıya doğru düzensiz bir şekilde savrularak geri çekildiler. Ön siperlerde bulunan düşman askerleri bu birdenbire gelen saldırının üzerine silahlarına bile davranamadı ve kısa süre içinde imha edildi. Diğer taraftan ise 23. Alay askerleri, geriye çekilen İngiliz ve Yeni Zelanda askerlerini takibe başladı. Bunun sonucunda Ağıldere yönüne saldıran Türk askerleri ile Tuğgeneral Boldwin komutasındaki dört taburluk düşman kuvveti saat 10.00'da şiddetli bir savaşa tutuştu. Bu çatışma sonucu General Boldwin ve Kurmay Başkanı hayatını kaybetti. Ağıldere kısa süre sonra Türk birliklerinin eline geçti.

Conkbayırı'ndaki mücadele bütün hızıyla devam ederken Albay Mustafa Kemal ölümden dönmüştür. Conkbayırı tepesinde Mustafa Kemal savaşın gidişatına bakarken elini birden göğsüne götürmüş ve şarapnel parçası göğsünde bulunan saati parçalamıştır. Göğsünde hafif bir morluk oluşan Albay Mustafa Kemal saat sayesinde kurtulmuş ve o saati Türk milletine hediye etmiştir.
" } ] }