Çanakkale Türküsü, Çanakkale Savaşı başlamadan önce, askerler savaşa hazırlanırken, daha önceden Çanakkale yöresinde bilinen ve söylenen bir türkünün üzerine Çanakkale Savaşı'na ait sözler eklenerek oluşturulmuş bir asker türküsüdür. Türkü, savaş öncesinde doğmuş ve savaş esnasında askerler tarafından söylenmiştir.

Çanakkale Savaşı sona erdikten sonra, savaşa katılan askerler kendi memleketlerine döndüklerinde, bu türkü gittikleri yörelerin tümünde söylenmeye başlamıştır. Çanakkale Savaşı'nın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen, günümüzde bu türkü halen yurdumuzun her bölgesinde söylenmeye devam etmektedir. Ayrıca Gagavuz Türkleri, Makedon Türkleri, Bosna Hersekli, Arnavut Türkleri ve Kerkük Türkleri de bu türküyü söylemektedir. O dönemin tüm Osmanlı coğrafyasında ve ülkemizin her yöresinde, herkes kendi diliyle ve şivesiyle Çanakkale Türküsü'nü söylemektedir.

Çanakkale Türküsü'nün sözlerinde, savaşın acımasız yüzü, genç askerlerin yaşadığı zorluklar ve kahramanlıkları anlatılmaktadır. Bu türkü, Çanakkale Savaşı'nın anısını yaşatan ve milli duyguları harekete geçiren önemli bir eserdir.

Çanakkale içinde vurdular beni.

Ölmeden mezara koydular beni.

Of gençliğim eyvah.

Çanakkale köprüsü dardır geçilmez.

Al kan olmuş suları bir tas içilmez.

Of gençliğim eyvah.

Çanakkale içinde aynalı çarşı.

Anne ben gidiyorum düşmana karşı.

Of gençliğim eyvah.

Çanakkale içinde bir dolu testi.

Anneler babalar ümidi kesti.

Of gençliğim eyvah.

Çanakkale'den çıktım yan basa basa.

Ciğerim çürüdü kan kusa kusa.

Of gençliğim eyvah.

Çanakkale'den çıktım başım selamet.

Anafarta'ya varmadan koptu kıyamet.

Of gençliğim eyvah.

Çanakkale Türküsü'nün kültürel etkisi oldukça geniştir. Türkü, sadece bir müzik eseri olmanın ötesinde, tarihsel bir bellek işlevi görmektedir. Bu türkü, Çanakkale Savaşı'nın zorlu koşullarını ve askerlerin kahramanlıklarını gelecek nesillere aktaran bir kültürel miras olarak kabul edilmektedir.

Çanakkale Türküsü, Türk milletinin tarihindeki önemli olaylardan biri olan Çanakkale Savaşı'nı anımsatan ve duygusal anlamda derin etkiler bırakan bir eserdir. Bu türkü, sadece bir savaş türküsü değil, aynı zamanda milletimizin birlik ve beraberlik duygularını pekiştiren önemli bir kültürel mirastır.